Perşembe, Kasım 05, 2009

"Ya kör olsaydık?"


Yiğit:

bu fotoğrafı görünce birden aklıma geldi..
küçük bir anımı paylaşmak isterim izninle___
2 sene önce falan (1 eylül 2007) çok fena ölümcül bir kaza geçirmiştim.... 12 günlük çok yoğun bir bakımdan çıktıktan sonra hastanede yatıyorum bi odada. (bunları da daha sonraları babaannem falan anlatıyo bana)
hiç konuşmuyorum. bana seslendiklerinde sesi duyup bakıyomuşum ama sesin geldiği yere doğru değilde başka bi yerlere doğru.. babam o zaman babaanneme "anne bee gözleri de mi görmüyo acaba" falan demiş. sonraki iki-iki buçuk ay nasıl geçti bilmiyor, hatırlamıyorum.. babaannem bunu bana anlatmıştı daha önce.. neyse.. bir akşam laplap kucağımda PS ile uğraşıyorum "babaanne bee hani ölmedim, sakat kalmadım.. bunlara seviniyorum bi yana da hani gözleri de mi görmüyo acaba falan demiş ya babam sana. gözlerim görüyo ya en çokta ona seviniyorum" dedim. "neden en çok sakat kalmadığına falan değilde ona seviniyon" dedi. "kızları göremezdim o zaman" :D:D diye makarasına vurmuştum konuşmayı o zaman... Gözlerin kıymeti iyi bilinmeli... Gerçi her şeyin kıymeti iyi bilinmeli...

aklıma geldi ve paylaşmak istedim__zamanını çaldım özür dilerim..

Saygılar___ Hörmetler______


#######################################

Damla:

Estağfurullah.. Ne zaman çalması..


Benimle paylaşmak istediğin için teşekkür etmem gerekir asıl..

Gözleri kapananın gönülleri açılır derler.. Ama mühim olan kör olmadan da bunu hissedebilmek.. Kapat gözlerini 1 dakikalığına.. Ne kadar dayanabilirsin ki? Kapatsan bile tek yaptığın boş boş oturup o bir dakikanın bitmesini beklemek olur..

Düşün bir.. Umurunda mı gündüzün uzaması, gece zifiri değil mi hep ona? Aynası var mı evinde? Ne yapıyor o aynayla, dokunup camın soğukluğunu mu hissediyor? Görebiliyor mu yeşili, maviyi, doğayı? Uçan kuş ona huzur verebiliyor mu?

Ne kadar kötüyüz.. Kafamızın içi ne kadar örümcek bağlamış.. Kör bir adam geçer sokaktan, elinde sopası.. Gözleri katarakt gibi, korkunç bir hal almış, biraz da şaşı, aldığını sanmış o kötü -artık neye göre kötüyse- manzarayı kapatmak için her zaman taşıdığı perdeleri olan gözlüklerini.. ve sen ona bir sarra hastası, bulaşıcı bir virüs gibi bakıyorsun.. Acımaktan çok iğreniyorsun.. Muhakkak o dolmuşun kapısını bulmaya çalışırken bir el yardım uzatıyor ama, bir el yardım ederken 10 el sadece uzaktan seyrediyor..

İnsan toplumsal bir varlık.. O yüzden toplumdan soyutlanmak kör olmaktan daha menem bir şey. Yoksa bir kör de kör olarak mutlu olabilir.. Gözleri görmez, gönlü görür, eli görür, teni görür, görür de görür..

İçimizdeki şu lanet hissi atmamız dileğiyle, biz insanız, güya en akıllı, sağduyulu varlığız.. Güya..
Bıktım bu boş toplumun boş boş bakışlarından..

İçimi döküş yazım gibi oldu, lütfen üstüne alınma.. Ama doğru üzerinde eğriliğe gittikçe insanlık ben daha çok döküleceğim.. Belki havaya, ama belki de ulaşacak bir tek kişiye..

O resmin anlamını kavradığın için de çok teşekkürler..

1 yorum:

  1. Görebilmek.. Duylar arasındaki en büyük ayrıcalık olduğu için görebilmene daha çok sevinmiş ailen yiğit. Allahtan o kazadanda sağ kurtulabilmişsin dostum. Elin,ayağın her yerin tutuyor ve bizimlesin :)

    Körle ülkesinde tek gözlü adam da kraldır...

    Körlük konusunda ki hassasiyetimizi genel olarak zayıf görüyorum.Yardım eli az ve tepkisizi ama bir düşünelim neden?Bu duyarlılığımız, sağduyumuzu hangi ortamlarda nasıl gelişiyor? Toplum içinde , aile eğitimiyle , anlık olaylar karşısında verdiğimiz kararlarla dahası gölül ve insalık yönümüzün ağar bastığı zamanlarda.Bunun öneminin ve bilincinde pek fazla değiliz ve belki hiç olamıyacazda.Kimse gözüne bir kıynık parçası kacmadan kör olma korkusu yaşamaz.Hele ki okıynık parçasını tecrübesiz bir pratisyen öğrenci çıkarıyorsa.Bu kaygıyı normal zamanda taşımamak normaldir ama yinede onların durumunu ve hissettiklerini onlar gibi yaşamadan beynimizin kıvrımlarında ancak 2 dk kadar canlandırabiliriz.
    Bu konuda gerçektende duyarlı olmamız gerekir.O on elin onununda uzatılması için üzerimize düşen insanlık görevimizi yerine getirmek dileğiyle..

    YanıtlaSil